8663,88%-2,49
34,33% 0,10
37,39% 0,59
3022,92% 0,16
4989,57% 0,28
İsmail Korkmaz, “48 YILLIK TECRÜBEMİ SERİK HALKININ KALKINMASI İÇİN HARCAYACAĞIZ”
Serik’in Gebiz mahallesinde doğan, daha sonra Serik’e yerleşerek 1975 yılında çok sevdiği saat tamiri sanatına başlayan, zaman içerisinde sadece tamir değil iş yerini mağazaya çevirerek dünyanın tanınmış birçok ürününü Serik’e getiren Özlem saatçilik sahibi İsmail Korkmaz, 48 yıllık mesleki tecrübesinin ardından BBP Serik belediye Başkan Adayı Esnver Aputkan’ın meclis üyeliği teklifi üzerine siyasete başladı.
BBP den kontenjan birinci sırada meclis üyesi olan Korkmaz, yaptığı açıklamada şunları söyledi.
DÜNYACA ÜNLÜ BİR ÇOK MARKAYI SERİK’ TAŞIDIK”
“1975 yıllarda çok sevdiğimiz, saat tamiri sanatına başladık. Gebiz bölgesinden Serik’e geldik Sanatımızı öğrendikten sonra 1978 yılında mağazamızı açtık. Saat tamir dükkanımızı açtık. Onun arkasından ilerleyen zamanda teknoloji ilerledikçe biz de kendimizi ilerlettik. Zaman içinde artık ürünler alıp satmaya başladık. Birçok markanın Serik bayiliğini yapmaya başladık. İsviçre'den direkt ithal ettiğimiz ürünler var. Yine dünyaca ünlü Armani, Dizel, Fosil, Nacar, Seiko gibi markalarda Serik’e taşıdık.
48 YILLIK TECRÜBEMİZİ SERİK’İN, SERİK BELEDİYESİ'NİN SERİK HALKININ BİRÇOK YERDE KALKINMASI İÇİN HARCAYACAĞIZ
Biz mesleğe başlarken hayalimiz bir ev bir araba böyle küçük hayallerimiz vardı. Hamdolsun Rabbim bize şu an hayalimizin yirmi kat üzerinde imkan verdi. Meslekteki 48. yılımızda Enver Aputkan tarafından hadi gel beraber yola çıkacağız dedi. Biz ona destek vereceğimizi, verdiğimizi söyledik. O illa ısrarla yanımda olacaksın dedi. 48 yıllık tecrübemizi Serik’in, Serik Belediyesi'nin Serik halkının birçok yerde kalkınması için bilgilerimizi ve çabalarımızı elimden geleni yapacağız.
GELECEĞİMİZİ, ÇOCUKLARIMIZI, TORUNLARIMIZI VE SERİK HALKINI, BİRAZ DA BİLGİLERİMİZİ ONLARA FAYDALANDIRALIM İSTEDİM
Şimdi duygularım ilk başta biraz tedirgindim. Acaba ne olur nasıl olur? Alışmadığımız bir sistemdi. Fakat sonradan artık kendimize hizmet etmenin doruk noktasına ulaştık. Yani bu tarihten sonra artık geleceğimizi, çocuklarımızı, torunlarımızı ve Serik halkını, Biraz da bilgilerimizi onlara faydalandıralım istedim. Çünkü zaman içinde ticarette şunu gördüm. Hiç sevmediğiniz adam bir gün karşınıza dünürünüz olarak, damadınız olarak veya yeğeninizin eşi olarak geliyor. Onun için hiçbir insanı alt grup, üst grup, deli, akıllı diye ayırt etmemek gerekiyor. Çünkü ayırt ettiğiniz insanlar dediğim gibi bir gün karşınıza en yakın akrabanız olarak geliyor. Onun için tüm halkı eşit şekilde görüyoruz. Tabii bu ticaretteki düşüncemizden dolayı eğer ki halkımız, vatandaşımız hadi derse gerçekten bizi de müthiş bir çaba bekliyor. Çünkü Serik bir uçtan bir uca çok dağınık bir yer. Artı benim yıllardır böyle dostlar, akrabalar, arkadaşlar arasında herkese yetişmeye çalışıyoruz. Hayırlısı diyorum işimize yine devam edeceğiz. Tabii bu mesleği 48 yıl taşıyıp bu noktada sonlandırmak da mümkün değil. Çünkü biz işimizin başında da yine aynı şekilde, aynı şevkle, heyecanla devam edeceğiz.
11 yaşında bu mesleğe başladım. Gebiz’in dağlarından geldik. Yol yok, sokak yok. Okulda elektriğimiz yok. Köyde okul topumuz yok. Öğretmenlerimiz dört saat yayan geliyorlardı. Ve o zamanki öğretmenlerimiz de bizim gözümüzde çok değerliydi çünkü o dağın başında kömürle elbiselerini, pantolonlarını ütülüyorlardı. Karşımıza grand tuvalet çıkıyorlardı. Biz onlardan çok şey öğrendik. Mehmet Kozan, Tayyar, Acar, Seyfi Yılmaz, Ferhan Arıkan, Sacit Alkan hocalarımız vardı. Hepsine teşekkür ediyoruz. 108 öğrenciydik ve 108 öğrencinin her biri şu an Türkiye'nin çeşitli yerlerinde çok başarılılar. Hepsine teşekkür ediyorum.”